Bu iki terimde görünmeyen alemlerle ugraşan insanlar için kullanılmıştır.fakir kesimde hoca denmiş,zengin kesimde ise medyum denmiş.biz kendimizi bu ilim konusunda bilgi sahibi olan biri yani danışman olarak görüyoruz.bu terim akademisyenler arasındada parapsıkolog olarak degerlendirilmiştir.

Bu ilimle ugraşanlar 3e ayrılır

1:rahmani varlıklarla görüşenler bunlarla görüşmek uzun ve zorlu çalışmalar gerektirir o yüzden bu ilimle ugraşanların ancak %5i rahmanidir.

2:şeytani varlıklarla görüşenler bunlarla görüşmek kolaydır bu yüzden bu ilimle ugraşanların %95 şeytanidir ama birçogu rahmani olduklarını iddia ederler.bunların söyledikleri ile yaptıkları birbirini tutmaz.CENABI ALLAH zuhruf suresinde ayeti kerimede kim KURANın zikrinden yüz çevirirse ben ona bir şeytan musallat ederim o kişi yanlış yapar ama dogru yaptıgını zanneder diyor bu ayet bu kişilerin durumunu en güzel şekilde açıklıyor.

3:şeytani varlıkların musallat oldugu kişiler bunların hiç bir ilmi çalışmaları yoktur.varlıklar bir şekilde bunlara musallat olmuş ,onları etkiliyerek iradesi altına almış,ve istedigi gibi yönlendirmiştir.fala bakan kişiler genelde bu gruba girerler. 


    ZUHRUF SURESİ

36. Kim Rahmân'ı zikretmekten gafil olursa, yanından ayrılmayan bir şeytanı ona musallat ederiz.

37. Şüphesiz bu şeytanlar onları doğru yoldan alıkoyarlar da onlar, kendilerinin doğru yolda olduklarını sanırlar.

38. O şeytan dostu kimse, en sonunda bize gelince arkadaşına: Keşke benimle senin aranda doğu ile batı arası kadar uzaklık olsaydı, ne kötü arkadaşmışsın! der.  

Âyetten, kıyamet gününde yoldan çıkan ve şeytana arkadaş olan kimsenin, kötü arkadaşıyla kendisi arasında uzak bir mesafe olmasını dileyerek görüşmek istemeyeceği anlaşılmaktadır.

39. Zulmettiğiniz için bugün (nedâmet) size hiçbir fayda vermeyecektir. Çünkü siz, azapta ortaksınız.